Bugüne dek Türk Psikolojik Danışma ve Rehberlik Derneğinin işbirliği ile 12 kez PDR Öğrenci kongresi düzenlenmiştir. Bu yıl Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nde 23-25 Temmuz tarihleri arasında ‘İletişim, Değişim, Gelişim ve Her şey için PDR‘ temasıyla 12.Ulusal PDR Öğrenci Kongresi gerçekleştirilmiştir. Bundan önceki son 7 kongre sırasıyla, Malatya-İnönü Üniversitesi, Adana-Çukurova Üniversitesi, Bursa-Uludağ Üniversitesi, Samsun-Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Erzurum-Atatürk Üniversitesi, Malatya-İnönü Üniversitesi, İzmir-Dokuz Eylül Üniversitesi ve en son geçen yıl Ankara-Hacettepe Üniversitesi’nde gerçekleştirilmişti. Geçen yıl Hacettepe üniversitesinde de her yıl olduğu gibi gerçekten de çok güzel bir kongre gerçekleştirilmişti. Artık her PDR Öğrenci Kongresi’nin gerçekten de verimli ve aynı zamanda eğlenceli geçmesi ile birlikte Eskişehir’in (Şehir Eskişehir’dir sloganın da 😉 ) de etkisiyle olsa gerek çok geniş katılımlı bir kongreye ev sahipliği yaptı bu yıl Osmangazi Üniversitesi. 9-10 Nisan 2015 tarihlerinde de Anadolu Üniversitesi olarak Türk PDR Derneğinin işbirliği ile ‘8.Üniversiteler Psikolojik Danışma ve Rehberlik Sempozyumu’nu gerçekleştirmiştik. Kısacası Eskişehir olarak bu yıl bilimsel etkinlik anlamında verimli bir yıl geçirdiğimizi söyleyebiliriz 🙂

Bundan önceki diğer kongrelerde olduğu gibi Osmangazi Üniversitesi’nde de başta Düzenleme Kurulu Başkanı olmak üzere diğer tüm ekipteki arkadaşlarının kongrenin en güzel bir şekilde geçmesi için ellerinden geleni fazlasıyla yaptığına inanıyorum. Her etkinlikte olduğu gibi tabi ki bu kongrede de belki ufak tefek aksaklıklar ve de eksikler olmuş olabilir; ama genel itibariyle ve gördüğüm kadarıyla yine güzel bir kongreyi geride bıraktığımızı söyleyebilirim. Tabiki de değerli hocalarımızın ve Türk PDR Derneği Yönetim Kurulu’nun bu kongredeki özverisini ve katkısını görmezden gelemeyiz; ama ben özellikle öğrenci kongresi olması sebebiyle, düzenleme kurulu başkanı Yaşar ARIKAN ile düzenleme kurulu başkan yardımcıları Mücahit YENİCE ve Burak AZAK başta olmak üzere düzenleme kurulu ekibine buradan özverili çalışmaları için bir kez daha teşekkür etmek istiyorum. Bununla birlikte bizlerle sürekli ilgilenen Araş.Gör. Tansu MUTLU SÜRAL ile birlikte Araş.Gör.Ahmet KARA ve Araş.Gör.Serdar KÖRÜK’ e ve diğer görevli arkadaşlarıma ve meslektaşlarıma buradan teşekkürlerimi bildirmeden geçmek istemiyorum. Ayrıca kongreye katılarak bizleri yalnız bırakmayan, değerli bilgilerini bizlerle paylaşan alanımızın saygıdeğer hocalarına da ayrı ayrı teşekkür etmek gerektiğini düşünüyorum.

Bu kongrede de yine birçok öğrenci kongresinde olduğu gibi ‘duayen hocalarımız’ın konferansları ve konuşmaları damga vurdu. Açılışta  Prof.Dr. Üstün DÖKMEN’in ‘Eğitimin Evri’mi adlı konferansı gerçekten de bu anlamda kaçırılmaması gereken bir konferanstı. Ayrıca Türk PDR Derneği Prof.Dr.Binnur YEŞİLYAPRAK Araştırma Ödülü, bilimsel çalışmaları ile başvuran öğrenci arkadaşlarımıza verilirken, Binnur Hocamız’ın sahnede yaptığı espriler ile söylediği etkileyici sözler ve hocalarımızla yaptığı diyaloglar yine açılışa damga vuran anektodlar olarak hafızalara kazındı.

3 yıl önce Malatya-İnönü Üniversitesinde gerçekleştirilen kongreye yüksek lisans öğrencisi olarak katılmıştım ve Binnur Hocamız verdiği konferansında, bu öğrenci kongrelerin ilkinin Boğaziçi Üniversitesinde ve çok sınırlı bir öğrenci ve akademisyen grubuyla bu kongrenin gerçekleştirildiğinden bahsetmişti. Hatta saygıdeğer Binnur Hocamız, bu ilk kongreyi düzenleyen değerli meslektaşımızın kendisine gönderdiği ‘sms’i de tüm salona okumuştu. Bu meslektaşımızın da belirttiği gibi ilki Boğaziçi üniversitesinde gerçekleştirilen bu öğrenci kongreleri o zamanlar yeni doğan bir bebekti. Artık bu bebeğimiz, başta değerli hocalarımız olmak üzere alanımıza gönül veren duyarlı öğrenci arkadaşlarımız ve meslektaşlarımız sayesinde bugün emekleme dönemini de geride bırakmış, yürümeye hatta yavaş yavaş koşmaya başlamıştır diyebiliriz 🙂

Lisans öğrencisiyken ne yazık ki hiçbir öğrenci kongresine katılma fırsatım olmadı. Daha önceki kongrelere katılamamış olmanın benim için büyük bir kayıp olduğunu ne yazık ki katıldığım bu kongreler/sempozyumlar sayesinde anlamış bulunmaktayım. Bu bilimsel etkinliklerden edindiğim izlenimlere göre; alanımızla ilgili var olan sorunlar konuşulmakta, konuyla ilgili görüşler bildirilmektedir; ancak adı üstünde, bu “öğrenci” kongreleri daha çok öğrenci arkadaşlarımızın, akademik hayata ilk adımlarını atmalarına vesile olan bir organizasyon niteliğini taşımaktadır. Bu açıdan öğrenci kongrelerini gerçekten de değerlendirilmesi gereken ve kaçırılmaması gereken bir fırsat olarak görüyorum.     

Öğrenci arkadaşlarımız, bu öğrenci kongreleri sayesinde belki de ilk kez yapmış oldukları bilimsel araştırmalarını ve çalışmalarını sunma fırsatını bulmakta, bununla birlikte hocalarımız ve diğer katılımcıların, çalışmaları hakkındaki değerlendirmelerini öğrenebilmektedirler. Bu kongreler, akademik hayata başlangıç adına, gerek bildiri sunanlar gerekse de diğer katılımcılar açısından çok büyük bir fırsat taşımaktadır diye düşünüyorum. Gerçekten de bu yılki kongre bildiri kitapçığını incelediğimde öğrenci arkadaşlarımızın çok farklı konularda dikkat çekici araştırmalara imza atmış olduklarını görmekten de mutluluk duyduğumu söylemek istiyorum. Birçok dikkat çekici bildiri vardı; ama ne yazık ki zaman konusunda yaşadığım sıkıntıdan dolayı katılma fırsatı bulamadım. Ama meslektaşlarım ve arkadaşlarım Ömer Özer, Hüseyin Gülen ve Ramazan Aydın ile elimizden geldiğince panellere, konferanslara katılmaya ve kendi adımıza gerçekten de faydalanmaya çalıştık 😉 Ayrıca geçen yıl Hacettepe Üniversitesi’nde olduğu gibi bu yıl da çalıştay ile kendimiz de bir nebze olsun katkı sağlamaya ve öğrenci arkadaşlarımıza faydalı olacak bir çalışma gerçekleştirmeye çalıştık. Umarım faydalı olmuştur  ne diyelim 🙂 (not: Benim gerçekleştirmiş olduğum ‘Psikolojik Danışma Sürecinde İlk Görüşme’ adlı çalıştayda kullandığım sunuma şu verdiğim link aracılığıyla ulaşabilirsiniz: (https://ferhatbayoglu.com.tr/sunumlar/seminerler/)

Bütün bunlar ile birlikte özellikle lisans öğrencisi arkadaşlarımızın önceleri belki sadece isimlerini ders kitaplarında görebildiği veya televizyon veya sosyal medyadan tanıdığı alanımızın değerli hocalarının konferanslarına katılma ve hatta onlarla birebir sohbet etme, sorularını sorma fırsatını da yine bu kongreler sayesinde bulduklarını söylemek gerekir. Sadece bunlar bile bu kongrelerin ne kadar önemli olduğunu ve bu kongrelere katılmanın özellikle öğrenci arkadaşlarımız açısından önemini bir kez daha ortaya koymaktadır. Umarım kongreye katılan arkadaşlarımız ve de tabiki de hocalarımız Eskişehir’den güzel duygular ve mesleki-akademik kazanımlar başta olmak üzere, unutulmayacak anılar, yeni arkadaşlıklar ile heybelerini doldurarak ayrılmışlardır ;). Bundan sonra gerçekleştirilecek olan gerek “Ulusal PDR Öğrenci” kongrelerinde (bu arada gelecek yıl PDR öğrenci kongresi Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi‘nde gerçekleştirilecektir 😉 ) gerekse de “Ulusal PDR kongrelerinde” (Unutmayın 13.Ulusal PDR Kongresi de 7-9 Ekim 2015 tarihlerinde Mersin Üniversitesi’nde gerçekleştirilecektir 😉 ) görüşmek ve bu kongrelerden olabildiğince faydalanmak dileğiyle, meslektaşlarıma ve öğrenci arkadaşlarıma iyi çalışmalar, mezun olan arkadaşlarımıza ise meslek hayatlarında şimdiden başarılar diler,  saygılarımı sunarım..