Psikolojik dizi/Dizi ve Filmlerde Psikoloji
Dizi ve filmlerde Psikolojik Öğeler: Bir Psikolojik Danışmanın Gözünden Dizi ve Filmler
Bazı diziler psikolojik dizi veya film olarak ele alınmasa da, bu dizi ve filmlerde yer alan bazı bölümler vardır ki içinde birçok psikolojik öğe ve kavramı barındırmaktadır. Bu bölümde hem psikolojik dizi olarak adlandırılan diziler ile birlikte dünya çapında ün kazanmış olan bazı dizi ve filmlerde yer alan psikolojik öğeler bir Psikolojik Danışmanın gözünden sizlere aktarılmaya çalışılacaktır;)
Game of Thrones
Taht Oyunları (Özgün adı: Game of Thrones), David Benioff ile D. B. Weiss tarafından yaratılan fantastik televizyon dizisidir. Dizi, ABD televizyon kanalı HBO‘da yayınlanmaktadır. George R. R. Martin‘in epik fanteziserisi Buz ve Ateşin Şarkısı‘ndan uyarlanmış olan dizi, adını serinin ilk kitabından almaktadır. Kuzey İrlanda, Malta, Hırvatistan, İzlanda ve Fas’taki mekanlar ile Belfast‘taki bir stüdyoda çekilmektedir. İlk bölümü, 17 Nisan 2011 tarihinde HBO’da yayınlanan dizinin beşinci sezonu tamamlanmıştır.
Belirsizliklere katlanabilme onlara tahammül edebilme zordur; çünkü hayatımızdaki belirsizlikler genellikle kaygı uyandırır..
Belirsizliklerin zamanla ve yavaş yavaş ortadan kalkması ise insanı rahatlatır. Bu anlamda davranışa dönük ve belirsizliği ortadan kaldırmaya yönelik adımların atılması önemlidir..
not: Bu diziyle ilgili sadece bir başlangıçtı, devamının geleceğini bilmenizi isterim 😉 Aşağıda ‘In Treatment’ dizisiyle ilgili paylaşımları bulabilirsiniz.. Faydalı olması dileği ve temennisiyle 😉
In treatment
HBO film şirketi tarafından İsrail yapımı beti’pul (tedavide) adlı diziden adapte edilen dizi, psikanaliz olan bir psikoterapistin otuzar dakikalık oldukça güç 4 seansı ile birlikte hastaları ve özel hayatındaki problemleri çözümleyebilmek adına başladığı süpervizyonunu konu edinen bir baş yapıt niteliğini taşımaktadır. Dizi 3 sezondan oluşmaktadır ve her sezonda farklı problemlere sahip hastalar/danışanlar ile süreç adeta fırtınalı bir şekilde devam etmektedir. Paul ve hastaları arasındaki bu özel ilişkide gizli bir üçüncü göz olmak ister misiniz..? O zaman arkanıza yaslanmayın ve normal bir dizi izler gibi bu diziyi izlemeye çalışmayın 🙂 Elinizde not almanız için lütfen bir kağıt ve kalem de bulundurmayı unutmayın 😉
Bir terapist..
Kendisi de süpervizyon sürecinden geçen; yani aslında bir bakıma yardım alan bir terapist..
Dört danışan/hasta.. Bir haftada fırtınalı beş gece..
HBO’nun 2008′de başlayan ve 3 sezon sürmüş olan bu farklı ve özel yapımının yarım saatlik bölümleri sadece bir psikolog ve hastasının terapi seanslarından oluşuyor.
Evet, her bölüm, bir hastanın psikiyatrist/terapist Paul Weston’ın ev/ofis’ine gelişiyle ve belki de hayatta kendini en güvende, en ait hissettiği o koltuğa oturmasıyla başlıyor ve yaklaşık yarım saat boyunca süren seans sonunda bitiyor..
Görünürde sessiz, sakin ama özünde oldukça fırtınalı bir dizi, farklı bir deneyim ‘In Treatment.’
Bu diziyi izlerken, sadece bir dizi olarak değil gerçek anlamda bana birçok mesleki bilgi ve deneyim kazandıracak bir yapıt olarak; bazen notlar alarak, bazen araştırmalar yaparak, bazen de meslektaşlarım ile tartışarak izlemeye çalıştım.
Her bölümde beni etkileyen ve önemli gördüğüm notları ve diyalogları buradan sizlerle de paylaşmak istiyorum..
Evet hazır mısınız?..
Paul’e özellikle mesleki ve etik anlamda zor anlar yaşatan güzel danışanımız Laura, intihara girişiminde bulunan ve yine zorlu bir ergen olan Sophie, narsistik sınırları zorlayacak kadar başarılı olan ama bir görevinden dolayı büyük bir suçluluk duygusu yaşayan, küçüklüğündeki özellikle babası ile ilgili çatışmalarını çözümleyememiş olan pilot Alex ve sarsılmış bir evliliğe sahip çiftimiz Jack ve Amy ile Paul’un ofisinde zorlu ve bir o kadar da gizemli bir yolculuğa çıkmaya hazır mısınız?
Tabiki de hastaları ve özel hayatındaki problemleri çözümleyebilmek adına Paul’un bir başka terapist olan Gina ile olan süpervizyon seanslarını da unutmamak gerekir..
In treatment 1/1 (Laura)
‘Laura, ben senin terapistinim,
ben bir seçenek değilim..”
In treatment 1/4 (Jake&Amy)
”Sorumluluğu bana mı yüklemeye çalışıyorsunuz..? biz sizin gerçeklerle yüzleşirken duygularınızı ortaya çıkarmanıza yardımcı oluruz.. sadece bu..”
In treatment 1/7 (Alex)
‘Suçluluğu beyaz adama bırakın, ona gücümüz yetmez..’
-Arkadaşının cenazesinde suçluluk duyup duymadığını düşünmen, aslında ona değer verdiğinin göstergesiydi..’
In treatment 1/8 (Sophie)
‘Bazı insanlar neden terapiden korkarlar?’
-Çünkü, ne keşfedeceklerinden korkarlar,
Bu onların derinlerindedir;
Terapinin, onların yaralarına dokunabileceğinden korkarlar..
In treatment 1/10 (Gina-Süpervizyon seansı)
(danışanın terapiste karşı duygusal ilgi duyması)
‘Bu etkileşim, terapinin kaçınılmaz bir parçasıdır.
Bunları görmezden gelirsen eğer, vereceğin mesaj ‘duyguların tehlikeli ve ahlaksız olduğu’dur..’
In treatment 1/15 (Laura)
-Doğru şartlar altında yakışıklı bile sayılabilirsin..
-Hangi doğru şartlar??
-Issız bir adada, bilincim kapalıyken..
(Her zaman da dizi ile ilgili mesleki paylaşım olmayabilir;)
In treatment 2/16 (Mia)
Paul’dan beklenmedik bir şekilde gelen üst üste duygu yansıtmaları 😉
‘Duyguların yansıtılması, danışanın duygularının açığa kavuşturulmasına ilişkindir.
Bu terapötik beceri, danışanın duygularını belirginleştirmeye ve psikolojik danışmanın duygularını doğru algılayıp algılamadığını denetlemeye yarar..’
In treatment 2/17 (April)
“Sen medyum değilsin April.
Geleceği göremezsin.
Bunu belki kontrol da edemezsin..
ama şu anda bu geleceğin içinde olmak isteyip istemediğine karar verebilirsin..”
In treatment 3/1- (dizideki favori karekterim Sunil 🙂 )
(Psikoterapi’ye yönelik kültürel yargılar ve ilaç kullanımı üzerine)
-ilaç kullanıyor musunuz?
-Evet.. Effexor kullanıyorum ama pek işe yaramıyor.
-Psikoaktif tedavi çok etkili olabilir, ama ben ilaçların konuşma terapisiyle yani psikoterapiyle bir arada alınmasını öneriyorum.
-Bengal kültüründe terapi utanç verici birşey olarak kabul edilir ve sadece gerçekten deli insanlar için uygundur..
…
-Peki, Mr. Sunil ilaçların bir etkisi olmadığından emin misiniz?
-Benim açımdan yüzde yüz eminim tıbbi olarak Dr Weston, çünkü onları saksıya ekiyorum..ama Siroi çiçeği, dünyanın en mutlu çiçeği oldu, nasıl serpildi nasıl.. 🙂
‘Inception / Başlangıç (2010)
Başlangıç (İng: Inception), Christopher Nolan tarafından yazılan ve yönetilen bilim kurgu türündeki ABD filmidir. 8 Temmuz 2010 tarihinde İngiltere prömiyeri yapılmıştır.[1] Film yayınlanmasından kısa bir süre sonra son 25 yılın en iyi filmleri arasında gösterilmiştir.
“Size filleri düşünmeyin desem ne düşünürsünüz?” – 😉
Gerçekten de bir şeyi düşünmemeye çalışmak, düşünmeye çalışmaktan çok daha zordur..
Düşünmemeye çalışmak, onu çok daha fazla düşünmeyi doğurur aslında…
…
-ben dokuz yaşındayken babam öldü..
+Babanız öldüğünde neler hissettiniz?
-Bilmiyorum sadece 9 yaşındaydım, sanki bir anda sizinle geri kalanlar arasında bir farklılık vardı. Etrafıma baktım, hayat sanki eskisi gibi devam ediyordu. Ama eskisi gibi değildi..
Amcam yardım etti, ziyaret ederdi, en azından dinlerdi..
(Patch Adams filminden)
. . . . . . . .
Caroline, ilişkiler biter. Bu, hayatın bir parçasıdır. Önemli olan (biten bu ilişkiye/bu ilişkinin bitmesine nasıl bir anlam yüklediğimiz-kendimize, diğerlerine, dünyaya ve geleceğe) (sonrasında) /bittiklerinde ne yaptığımızdır..
(Analyze This filminden)
-Doktor, yas bir süreçtir..
(ayrıca psikiyatristin babasının cenazesinde normalin dışında gerçekleştirdiği ona yönelik olumsuz duygularını içeren konuşması)
(Analyze That filminden)
Yazının devamı var mı?
Çok kısa bir süre devamı buraya yüklenecektir.
Keyifli okumalar dilerim 🙂